AVDAN KÖYÜ
Bir yerde yüz yüze veya sanalda. Bir köylümü gördüğümde, uzaklarda olsa da Sanki bir gardaş görmüş gibi seviniyorum. İşte bu sırrı senelerdir çözemiyorum. Çocukluk anılarım orada kaldı. O yıllarda tüm aile bireyleri ordaydı, etrafımdaydı. Köyümde unutulmaz büyükler ve atalar vardı. Güzel bir komşuluk, hatır,gönül had safhadaydı. Unutulmaz sevgi saygı, Birbirine bağlılık, yardım severlik. Büyük bir dayanışma vardı. Bunlarla birlikte fakirlikte vardı. Ama onu kimse umursamazdı Herkes kendi yağıyla kavrulur. Kimse kimseye muhtaç kalmazdı. Düşen birilerine, bir tekmede kendileri vurmazdı. Düşen olursa bir diğeri koşup onun elinden tutardı. Tutar gibi yapıp,arkadan çelme takmazdı. Acaba diyorum ki, benim bu köy aşkı. Bunların toplamına, bütünleşmesine mi bağlı?
Köyümün ismi AVDAN KÖYÜ. Seneler geçtikçe, bu sevgi daha da arttı. Her köye TÜRBE yokuşundan girdiğimde. GAMİT OSMANIN VE GARA SELVER’İN MUSLUĞU GÖRÜR GİBİ OLURUM. Sanki ordan geçerken görür gibiyim o eski güzel insanları. Sanki KÜLEN AMAT iner yokuşa aşağı. İBOĞ DAYI kapıda odun kırar gibi. Dereye yaklaşırım, Önümden geçer HÜSNÜ emmi. Aşağıdan DEDEMEN DAYI gözükür yavaş yavaş ORTABURUNDAN yukarı. İlerlerim sokağın başına kadar, BERDUŞ MEMET EMMİ bahçede. AGABIYIK oturuyor karşı sekide.
HASAN ZEYBEK emminin sesi gelir harman yerinde. Otmu doğrar ne? HACAMAT emmiyle konuşurlar oda karşı HARMAN YERİNDE. Baktım BEKİR ZEYBEK emmi çıktı HARIMdan Bir TIRPAN elinde. İlerde belirdi BORAZANIN HASAN DEDE ELİNDE bir DİŞLİYLE. KÖYÜN İÇİNDEN KUYU DERESİNE doğru ilerledim,
TAT AMAT emmi her zamanki yerinde. Ceket omzunda tütün tabakası elinde. Hem siğara kağdını ıslar diliyle, Hemde laf verir HÜSEMİN OSMANA. Oda kendi evi önünde. Yaslanmış duvara keyfi yerinde. KEZBAN TEYZE ÇEŞME başında, TAT HATÇA yine ELİNDE HELKEYLE ÇEŞME YOLUNDA.
Bizim o tarafa baktım kimse yok babam ALİ MOLLA ÇİFTTE galiba. VELİ ALISINI GASIM KÖR BEKİRLE tarlada ARKADAŞCA.
KEMİL DAYI OKULUN duvarında yaslı oturur. ALAYLININ BEKİR AT ARABASIYLA KÖY MEYDANINDAN GELMEKTE. KÖKE emmi sekide oturuyoR. TAYIR DAYI ODANIN YANINDAN CAMİYE GİTMEKTE.
HARTANIN KEMİL KOYUN SÜRÜSÜYLE KUYU DERESİNE GİDER. OSMAN EFE KOCADÜZE DOĞRU AVLANMAYA GİDER.
BEKİRCAN DAĞDAN KÜTÜK TOPLAMIŞ EVE DÖNER. ŞEVKİ DAYI GEZMEYE ÇIKMIŞ TÜTÜNLÜĞE. AYLAKLA GARASAKALLA DÜVEN SÜRÜR. GORUCU MUSTAFA AĞLANDAN GELMEKTE.
GEZMEYE DEVAM ETTİKÇE NE GÜZELLİKLE VAR KÖYÜMDE. CEMİL EMMİ GUZU GÜDERKEN OSMAN BÖLE ÇOĞAN KAZMAKTAN GELMEKTE.
KADİR EMMİ MİYREM BACIYLA BADEM TOPLAR. ALİ VAYDAT ELİNDE İĞNESİYLE HASTALARA ŞİFA DERDİNDE.
İNDİM AŞAĞI VEYSEL EMMİ AHIR TEMZİLER. HARMAN YERİNDE GENÇLER ÇİFT KALE MAÇ YAPAR BELİNDE SİLAHLARLA. SELAM VERDİM GEÇTİM GENÇLERE.
GAMBİR ALİ DAYIM UZAKTAN BANA BAKAR, ŞERİFE GELMACI KEÇİ SAĞAR.
ALİ KARTAL, MURAT EMMİ KÖŞE BAŞINDA SEKİLENİR. ALAY DAYI TRAKTÖRLE GELİR MURAT EMMİYLE BERABER GİDERLER KAHVEYE.
MAMITÇINA SELAM OLSUN. SARASANIN HASAN DAYI UZAKTAN EL EDER. HEY GİDİ GÜNLER HEYY.
KÖYÜM ESKİ KÖYÜM DEĞİL BİLİYORUM AMMA ÖZLÜYORUM İŞTE O ESKİ GÜNLERİ. NE KADAR ZORLUKLAR ACILAR YIPRANMIŞLIKLAR VARSA DA GÜZELLİKLER GELİR AKLIMA. SÜRÇÜ LİSAN ETİKSE DE AFFOLA. |